Sevgili Geçmiş Niye Kanar Ahmet Abi?

  Birbiriyle çok da ilgisi olmayan, neresinden ,nasıl başlasam diye düşünmekten kendimi alamadığım, acemilikten düzenleyemediğim dağınık satırları buraya koyuyorum. İşiniz rast gelsin.

Nedense İsmet Özel'in şu sözü tokat olmuştur bana. "Kişi yazıyorsa ve giderek yazmak istiyorsa sancılı bir tarzda bilmek de istiyordur. Neyi bilmek isteyecektir? Sevildiğini..." Her yaptığımız eylem sevilmeye çıkıyor anasını satayım demeden geçmeyeceğim.

Kendisine felsefenin ne yararını gördüğü sorulan Antisthenes şu cevabı vermiş; "Kendimle sohbet edebilmeyi öğrendim"... Ee ne demişler felsefeyle uğraşıyorum deme, kendimi kurtarıyorum de..
Ben de kendimle sohbet etmeyi öğrendiğimden beri kimseyle verimli sohbetlerim kalmadı diyorum.

Edip Cansever ne demişti? Bir mendil niye kanar Ahmet Abi. Diş değil, tırnak değil, bir mendil niye kanar. Şimdi en aciz sesimle sesleniyorum ben de  sevgili geçmiş niye kanar Ahmet Abi? Diş değil, tırnak değil, bir geçmiş niye kanar.

Sevgili geçmiş,geçmeyi düşünmediğin için ayak bağı oluyorsun. insanın önünde bazen koskoca bir duvar, bazen dimdik bir direk,bazen merdiven, bazen dipsiz bir kuyu. Fakat yinede beceriyorsun kendini unutturmamayı. Sevgili geçmiş, insanların peşini bırak, yaşamak isteyenlere ilham ol, kabus değil. Bir yola baş koyanlara asfalt ol, çamur değil. Mevlana "baktığın pencere kirliyse benim çiçeklerim sana çamur görünür" demişti. Pencereni temizle.

Nazım Hikmet dizeleriyle devam ediyorum o halde.
"Bilirim benden önce duyulmuş bu keder benden sonra da duyulacak. Bilirim benden önce söylenmiş bunlar bin kere, benden sonra da söylenecek."Size bilmediğiniz şeyleri söyleyemem, bende bilmiyorum çünkü. Neyi bildiğimi, neyden haberim olmadığını, neler bilmem gerektiğini bilmiyorum. Bilmemenin ve anlamamanın zevkini arıyorum bu aralar. Bulsam, ah bulsam yitirmeyeceğim bir daha. Bilemediğim ve anlamadığım her şey için suçluyum. Varoluşsal suç, insanın dünyaya meşru bir cevap üretemediğinde ortaya çıkar demişti Kemal Sayar. Meşru bir cevap bulamamanın yükü büyük üzerimizde. Aramalıyız, her arayan bulamaz fakat bulanlar yalnızca arayanlardır.

Gönül rahatlığı temenni ediyorum hepinize..

Bedia Akdağ