kendiyle savaşan insana fısıldamak mıdır?

 Merhaba. En son 2023 yılında yazmışım. Epeyce zaman geçmiş üzerinden.  Arada geçen zaman diliminde yazmaya ya ihtiyaç duymamışım yada zaman. Ben zamana suç buluyorum her zaman ve her daim. Yoksa yapmak istediklerimiz yalnızca istek olarak kalmazdı. Zamanı satın almak gibi bir imkanımız maalesef evrende yok. Şundan da eminim ki zamanımızı nerelerde harcadığımız tam olarak elimizde diyor ve şikayetimi yönlendiriyorum kendime..

 Ulaşmak istediklerimiz var yaşamda. Olmasını acilen istediklerimiz ile beraber yaşama yayarak çalıştıklarımız var. Teslim olmaya çalışmak ile elde etmeye çalıştıklarımız arasında sıkıştıklarımız. Sahiden her şeyin yaşı var mıdır sizce? İnsan hayal ettiği yaştan sonra istediği şeye ulaştıysa bir önemi var mıdır? Kariyerini 35 yaşında tamamlamayı planlarken 55 yaşında tamamladıysa bu hayatın manasını bir nebze de olsa değiştirir mi ? Klişedir ama doğrudur. "hayat, sen plan yaparken başına gelenlerdir." 

Soruyorum, otuzlu yaşlarda niçin yavaşlamayı seçer insan? İstediği şeylere ulaşmakta acele etmek ile teslim olmayı istemek arasında gidip gelir? Otuzlu yaşlar fark etmek daha ilerisi kabullenmektir naçizane. Çevresindeki olan bitenleri daha idrak etmek, mesafe koyabilmeyi eskisinden daha çok istemek, sağlıklı insanlarla iletişim kurabilmek ve kaostan uzak.. Sorumluluk almaktan uzak, bencil, hala ebeveynlerini suçlamaktan fersah gelişmemeyi tercih etmekte ısrarcı, negatif, her taşın altından bir mana çıkarmaya müsait müsveddeleri hayatından uzaklaştırmaktır otuzlar.. 

Soruyorum , ne demektir otuzlar? Neleri anlamak, anlayamamak, istemek ve kendisi için doğru olanın ne olduğunu çok iyi biliyorken tüm fikirlere bu kadar açık olabilmeyi becerebilmek midir? Tüm isyanlarını arkasında bırakarak savaşmadan telkinle ve teslimiyetle kabul etmek midir otuzlar? Sizce nedir ne değildir? Karşısındakinin yaptıklarından sağlık durumunu analiz edebildikten sonra arada var olan taşlara ikide kendin eklemek midir? Kendiyle savaşan insanlara yaklaşıp fısıldadıktan sonra geri bildirimlerinden anladığın kadarıyla ufuk meselesi deyip el etek çekmek midir? 200 kelime ile anlattığın dünya düzenini yalnızca iki kelimesini algılayabilen kişilerle aynı ortamda nefes alabilmeyi öğrenmek midir? Z kuşağı belası deyip kolaya kaçmanın ne kadar kolay olduğu tanısında boğulmak mıdır? İçsel boşluğun tahmin ettiğinden çok daha fazla olduğu gerçeğini gördüğünü kabullenmek midir?

Yorumlar

Popüler Yayınlar